Türk gelenekleri arasında önemli yer tutan ve gelinlik kızların hayallerini süsleyen çeyiz geleneği, gelişen teknolojiye ve iş hayatına yenik düştü.  Genç kızlar artık çeyiz yapmadan ziyade kariyer yapmayı hedefliyor.  El işlemesi oyalar çeyiz sandıklarına artık gelin olacak kızların elinden değil de anne ve anneannelerin elinden girmeye başladı. Genç kızlarını çeyiziz gelin etmeye içleri el vermeyen anne ve ananeler de kentte halk eğitim merkezi tarafından açılan kurslara katılarak kendilerini geliştiriyor.  Sinop’ta Halk Eğitim Merkezi’nin açtığı mefruşat ürünlerinden oluşan serginin katılımcıları 50 ile 75 yaş aralığında yer alıyor. Çünkü çeyizleri artık genç kızlar değil, anneler ve anneanneler yapıyor.

  Sinop’un Mertoğlu Köyü’nde Hayat Boyu Öğrenme Haftası etkinlikleri kapsamında Halk Eğitim Merkezi kursiyerleri tarafından hazırlanan ürünlerden oluşan sergi açıldı. Mertoğlu’nun hamarat kadınları tarafından işlenene el emeği ürünler  köy okulunda açılan sergide beğeniye sundu. Kursiyerlerin yaş ortalaması genç kızlar için çeyiz geleneğinin artık eski öneminde olmadığını gösterdi. Bir artık genç kızların çeyiz yapmadığını, kendilerinin kızları ve torunları için çeyiz yaptıklarını söyledi.

  Bu durumu aktaran ve açtıkları sergiden bahseden Usta Öğretici Kıymet Sönmez, “Eskiden biz kurslara gittiğimiz zaman hep kızlar çeyiz yapardı. Şimdi anneanneler babaanneler torunlarına çeyiz yapıyorlar ve çok çok becerikliler. Kursta bütün işlerden elimden geldiğince göstermeye çalıştım. Ayancık işleri, kanaviçelerimiz, bargello işlerimiz, tel kırmalar gibi el sanatlarında bütün hepsini göstermeye çalıştım. Böyle bir sergi açtık. Yaş grubu ortalama 50 ile 65 arasında. İki tanede 75 yaş üstü var. Ama gerçekten çok başarılılar. Gençlerden daha güzel yapıyorlar. Çünkü şimdiki gençlerde iş yok. Hiç kimse bir şey yapmıyor. Okuyayım, okuduktan sonra iş, işten sonra evlilik geliyor. Benim kızımda öyle. Üniversiteyi bitirdi bir havayolu şirketinde hostes olarak çalışıyor. Ama bir iğne iplik tak desen bilmez. O yüzden buraya gelenlerde torunlarına çeyiz yapıyorlar. Birde aile bütçelerine katkıda bulunuyorlar” dedi.

 

Teknolojinin gelişmesi ve yeni çıkan bilgisayarlı makineler nedeniyle hem sanatın hem de kültürün unutulmaya yüz tuttuğunu belirten kursiyer kadınlar , “Eskiden her kız iğne oyası yapmayı anasından öğrenir kızlar boş vakitlerinde gönlüne göre oyasını işlerdi. Şimdiki kızlar iğne tutmasını bilmiyor. Duygularını da iğne ile çeyizine değil akıllı telefonlarla direk yazıyorlar  Genç kızlarda bu işler artık yok. Ne varsa yaşlılarda var. Vallahi gençler aldı başını gitti. Kimi okuyor kimi çalışıyor. Köyde de genç kalmadı zaten artık. Anneanneler, babaanneler maalesef genç kızların çeyizlerini hazırlıyor. Torunlara yapıyoruz artık kız kalmadı hep evlendiler. Hiç bilmeyen genç kızlarımız torunlarımız var. Eskiler daha meraklıydı onlar daha çok yapıyorlardı. Şimdilerde telefon çıktı mertlik bozuldu. Telefon ellerinde hiçbir şey yaptıkları yok. Gördüğünüz gibi hiç genç kız yok hep orta yaşlı insanlar” diye dert yandı

  Okumanın bu konuda bir istisna olabileceğini dile getiren kursiyer annelerden Cemile Ünal, “Gençlerin okuması lazım. Onların yetişmesi lazım. Vatana milletimize hayırlı bir evlat olması lazım. Bizlerde elimizden geldiği kadar onların çeyizlerini hazırlamamız lazım. Elimizden geldiğince hazırlıyoruz bizde” şeklinde konuştu.

  Meraklı olmasa da annesi ve babaannesinden yardım aldığını dile getiren torun Azra Ünal ise, “Biz pek çeyiz taraftarı olmuyoruz. Etrafımızda bu devirde o tarz şeylere meraklı olan kişiler yok açıkçası. Bende o kadar meraklı değilim ama elimden geldiğince yardım ediyorum. Babaannem ve annem bana bu konuda yardım ediyor” ifadelerini kullandı.

  Serginin açılışı için Sinop Valisi Erol Karaömeroğlu ve eşi filiz Karaömeroğlu, Sinop İl Emniyet Müdürü Cahit Şahin, Sinop İl Jandarma Komutanı J. Alb. Hakan Başakçı, Sinop İl Milli Eğitim Müdürü Ercan Yıldız ve Halk Eğitim Merkezi Müdürü Turgay Altun’un katılımıyla kurdele kesildi. Ardından protokol sergiyi gezerek yapılan el emeği ürünleri inceledi.

HABER:SONGÜL AKÇA

 

Editör: TE Bilisim