Çeşitli programlara katılmak üzere Sinop'a gelen Bakan Bozdağ’ı Sinop AK Parti Milletvekili Nazım Maviş, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Şerafettin Serten, Boyabat Belediye Başkanı Şefik Çakıcı, Durağan Belediye Başkanı Ahmet Kılıçaslan, AK Parti Sinop İl Başkanı Ali Çöpcü, AK Parti Sinop Gençlik Kolları Başkanı Doğancan Al ve çok sayıda iş adamı karşıladı.
      16 Nisan'da yapılacak olan referandum öncesi Sinop Boyabat ilçesinde halka hitap eden Bozdağ, “Bin yıldır Anadolu’dayız. Fakat bin yıldır da bizim Anadolu’da kökümüzü kazımak için yemin etmiş ve bin yıldır çalışan, binlerce yıldır da çalışacak karanlık güçlerin olduğunu unutmayın.
     Bu topraklarda Türk milletinin ve Türkiye’nin güçlü varlığı için siyasal istikrar şarttır. Güçlü iktidar şarttır. Eğer biz ülkemiz içerisinde istikrarsızlıkların ortaya çıkmasına engel olacak mekanizmalar kurmazsak, Anadolu’nun o kargaşası hepimizi kaybettirir. Bakın bu sistemi gündeme getirdik Avrupa ayağa kalktı. Almanya, Avusturya, Hollanda, Belçika, Danimarka, İsviçre, hepsi beraber Türkiye’de yapılan ve yapılacak olan sistem değişikliğine karşı çıkıyorlar. Ben soruyorum Boyabatlılar, 16 Nisan’da siz Almanya’nın hükumet sistemini değiştirmek için mi sandıkta oy vereceksiniz yoksa Türkiye’nin hükumet sistemini değiştirmek için mi oy vereceksiniz? Soruyorum 16 Nisan’da hanımlar siz Hollanda’nın hükumet sistemini değiştirmek için mi oy vereceksiniz, Türkiye’nin hükumet sistemini değiştirmek için mi? Elbette Boyabatlılar Türkiye’nin hükumet sistemini değiştirmek için sandığa gidecek ve bütün kalbiyle evet diyecektir. Peki, o zaman bu Almanya’ya ne oluyor, Hollanda'ya ne oluyor? Dün de açıklama yapıyorlar ‘Eğer evet çıkarsa AB’yi unutsun Türkler’ diyorlar. Peki, soruyoruz Türkiye’deki halk oylamasından size ne? Biz kendi geleceğimizi oylayacağız. Kendi göbeğimizi kesip kesmeyeceğimize karar vereceğiz” diye konuştu.
  “Kılıçdaroğlu’nun sözleri rüyada bile olmaz”
      Bakan Bozdağ sözlerine şöyle devam etti: “Bir sürü yalan söylüyorlar. Kılıçdaroğlu ağzını açıyor 'Sabah bir kalktınız sizin minibüs hatları iptal edilmiş. Bir kalktınız lokantaları kapatmışlar. Bir kalktınız şunlar olmuş, bunlar olmuş' diyor. Adam rüyada gezmiyor, rüyada bile olmaz böyle şeyler. Ama öyle bir korku pompalıyor ki anlaşılır gibi değil. Şimdi çıkmış '16 Nisan’dan sonra muhtarlar ne olacak biliyor musunuz' diyor, 'Bütün muhtarları kaldıracak' diyor. Allah’tan kork. Niye ana muhalefetin genel başkanısın sen? Doğru konuşmak milleti doğru bilgilendirmek hepimizin görevi ama ana muhalefetin de ana görevi bu.             Cumhurbaşkanlığı kararnamesi varmış da cumhurbaşkanı bunu yapacakmış. Yalan başka hiçbir şey yok. Çünkü cumhurbaşkanı sadece bakanlıkların merkez ve taşra teşkilatıyla ilgili kararname çıkarabilecek. Üst düzey görevlilerin atanması görevden alınması ve yürütme ile ilgili bazı konularda kararname çıkaracak.         Kanunla düzenlenmiş konularda çıkarma yetkisi yok. Kanunla düzenleneceği anayasada yazan konularda çıkarma yetkisi yok. Burası çok önemli insan hakları ve hürriyetleri konusunda cumhurbaşkanı kararname çıkaramaz. Yasama konusunda çıkaramaz. Yargı konusunda çıkaramaz. Nasıl kısacak özgürlükleri. Muhtarlıklar, bak buradan söylüyorum Sayın Kılıçdaroğlu Anayasa’nın 127'nci maddesini bir oku. Yanındaki kılavuzlara da bir okut. Eğer bilmiyorlarsa onları yeniden okula gönder okula. Onlar okusunlar. Milletin okuluna gönder millet okutsun onlara ne yazıyor orada görür.”
    Sinop Polisevinde öğle yemeği programına katılan Bakan Bozdağ, program sonunda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
    Bir basın mensubunun ABD Adalet Bakanı ile yaptığı telefon görüşmesi ile ilgili değerlendirmesini sorması üzerine Bakan Bozdağ, ABD Adalet Bakanı'na yeni göreve başlaması nedeniyle başarı dileklerinde bulunduğunu belirten bir mektup yazdığını söyledi. 
    Mektupta Türkiye ve ABD Adalet bakanlıklarının şu anda ana gündem olan Fettullahçı Terör Örgütü, FETÖ'nün ele başı Fettullah Gülen'in geçici tutuklanması ve bilahare Türkiye'ye iadesi hususunun Türkiye için ne kadar önemli olduğunun altını çizdiğini ve bu konuda beklentilerini ilettiğini ifade eden Bakan Bozdağ, şunları söyledi; "Daha sonra kendisi ile bir telefonla görüşme talebim olmuştu. Bu talep dün karşılandı. Sayın bakanla telefonla görüşme fırsatım oldu.         
    Kendisine tekrar tebriklerimi başarı dileklerimi ilettim ve FETÖ ele başı terörist Gülen'in Türkiye'ye iadesinin Türk halkı ve Türkiye devleti için ne anlam ifade ettiğini kendileri ile paylaştım. 
    Türkiye'nin beklentilerini kendilerine ifade ettim. Çünkü terör örgütü lideri Fettullah Gülen Pensilvanya'dan şuanda Türkiye aleyhine terör örgütünü herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaksızın yönetmeye devam etmektedir. Bu durum iki ülke arasındaki ilişkilere iki ülke halklarının birbirine bakışına olumsuz zarar vermektedir. Bunu kendilerine ifade ettik ve şunun altını özellikle çizdim ABD ve ABD halkı için Usame Bin Ladin dendiğinde ne anlam ifade ediyorsa Fettullah Gülen ismi de Türkiye ve Türk halkı için aynı anlam ifade etmektedir. Bu nedenle bizim gönderdiğimiz dosyaların ivedilikle değerlendirilmesi öncelikle geçici tutuklanma talebimizin gereğinin yapılarak terörist Gülen'in ttuklanması ve bilahare iade sürecinin gerçekleştirilmesi talebinizi yineledik ve bu konudaki Türkiye'nin beklentilerini kendilerine aktardık. Dün ayrıca Sayın Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'da sayın adalet bakanıyla yüz yüze görüştüler. Biz yeni yönetimden bu konuda olumlu adımlar beklediğimizi ifade etmek isteriz, beklentimizin de yüksek olduğunu bunu da ifade etmekte fayda görüyorum. Ayrıca sayın cumhurbaşkanımızla ABD Başkanı Sayın Trump arasında ileride yapılacak görüşmede de bu konunun ana gündem maddesi olacağını değerlendiriyorum ve Türkiye olarak ABD'de Türkiye aleyhine faaliyette bulunan bir terör örgütünün herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaksızın faaliyetlerini sürdürmesini kabul etmediğimizi kabul etmeyeceğimizi bir kez daha yineleme imkanı bulduk ve bu konunun takipçisi 
olacağız. 
    Fettullah Gülen'in Türk yargısı önüne çıkarılması millet adına Türk yargısına hesap verilmesinin sağlanması ve Türk yargısının da millet adına hesap sorması ve adaletin gereği neyse onun yapılmasını sağlamak konusunda hükümet olarak elimizde olan bütün yolları yöntemleri sonuna kadar kullandık bundan sonra da kullanmaya devam edeceğiz. Fettullah Gülen eninde sonunda Türkiye'ye getirilecek ve Türk yargısının önüne çıkarılacaktır. Bugün olur yarın olur ama bunun kaçışı yok."
    "Fetullah Gülen'in iade edilirse burada nerede kalacağına dair bir planlama hazırdır muhakkak, bununla ilgili verebileceğiniz bilgi var mı?" sorusuna da Bakan Bozdağ, "İade edilsin, sorun yok" yanıtını verdi.
Norveç'in FETÖ üyelerinin sığınma taleplerini kabul etmesi ile ilgili soru üzerine ise Bakan Bozdağ, şunları söyledi: "Batılı ülkeler de şöyle bir uygulamayı son dönemde çok üst düzeyde görüyoruz. 
    Kim Türkiye'ye zarar veriyorsa, Türkiye Devleti'nin ve Türk halkının aleyhine çalışıyorsa Türkiye'nin aleyhine ve Türk kanunlarına göre suç işliyorsa onlara üst üstte korumalar sağlanıyor. Ne yapılıyor işte hemen mültecilik statüsü verilebiliyor ve bu statü verildiği zamanda iade süreçleri uluslararası hukuk çerçevesinde tıkanmış oluyor. Norveç'te yer alan haberlere bakıldığında darbeci bazı subaylara sığınma hakkı tanınmış durumda. Tabi bu kabul edilebilir bir durum değildir. Avrupa darbecilerin teröristlerin katillerin sığınacağı bir güvenli liman olmamalıdır. Demokrasiye ve hukuk devletine inananlar hukukun evrensel ilkelerini ve demokratik değerleri savunanlar bu değerlerin ilkelerin gereği neyse onu da yapmaları lazım. Biz Türkiye olarak bu beklentilerimizi hep ifade ediyoruz. Ama maalesef gerek Norveç gerekse diğer batılı ülkeler hem hukukun evrensel ilkelerini Türkiye söz konusu olunca pervasızca çiğniyorlar hem de demokratik değerleri Türkiye söz konusu olunca göz ardı ediyorlar. Bu açık bir çifte standarttır. Kabul edilemez bir durumdur.Norveç'in aldığı bu kararı kınıyorum. Sadece Türkiye aleyhine olduğu için kınamıyorum aynı zamanda hukukun evrensel ilkelerini çiğnedikleri için kınıyorum, demokratik değerleri yok saydıkları için de kınıyorum. Kim darbecileri, teröristleri himaye ederse günün birinde himaye ettikleri bu kişilerden Türkiye'nin zarar gördüğü gibi başka tür zararlar görmekle karşı karşıya kalabilirler." 

Editör: TE Bilisim