Sinop Eğitim-Bir-Sen Şubesi Mayıs Ayı İl Divan Kurulu Toplantısı gerçekleştirdi.Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa, Sinop Öğretmenevi’nde gerçekleştirilen Eğitim-Bir-Sen Sinop Şubesi Mayıs Ayı İl Divan Kurulu Toplantısı’na katıldı.

Toplantıda İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan, Şube Yönetim Kurulu Üyeleri, İlçe Ve Üniversite Temsilcileri, Kurum Müdürleri ve İşyeri Temsilcileri de hazır bulundu.

Divanın açılış konuşmasını Sinop Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Ramazan Çelik gerçekleştirdi. Çelik, "Türkiye olarak çok kritik dönemlerden geçiyoruz. Milli birlik ve beraberliğimizi bozmak adına ülkemizde oynanan oyunları görüyoruz, biliyoruz. Bu uğurda canlar feda ediliyor, şehitler veriyoruz. Ben bu ülke için bu topraklar için bu bayrak için dinimiz, İslam’ımız için toprağa düşen yiğitlerimize Allahtan rahmet diliyor. Yakınlarına başsağlığı diliyorum." diyerek 15 Mayısta yapılacak  Sinopta yetkili olmanın gururunu yaşayacaklarını belirtti. 

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa Eğitim-Bir-Sen’in Türkiye’de vesayeti deşifre ettiğini vurgulayarak, “Dinden hesap sorma ve dindarlardan uzak durmanın modernleşme olmadığı, darbe çığırtkanlığı yapmanın vatanseverlik olmadığı, darbe çağrısı yapmanın bilimsellik ile asla ifade edilemeyeceğini, ay ışığında demokrasiye balyoz, millet iradesine ise kafesi layık görmenin bir suç olduğu çok net bir şekilde ortaya çıktı. Eğitim-Bir-Sen ve memur-Sen bu vesayeti deşifre etti. Artık lider müsvetteleri ile halkları modifiye edemeyecekler. Yalancı baharlar ile sosyolojiyi yeniden dizayn edemeyecekler. Kurdukları taşeron örgütler ile ülkelerin sınırlarını refüje edemeyecekler. Çünkü bunların karşısında güçlü ve diri bir Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen vardır. Asla bunlara bir daha izin vermeyeceğiz” dedi.

Kolukısa, yaptığı konuşmasında ideolojik saplantıları olan bir sendika olmadıkları için Türkiye’nin tüm illerinde rahatlıkla teşkilatlanabildiklerini belirterek, “Eğitim-Bir-Sen ideolojik saplantıları olmayan bir sendikadır. Eğitim-Bir-Senlilerin pedagojik yönü ideolojik yönünün içerisine dahildir. Biz pedagojiyi ıskalayan bir ideolojiye asla agreje olmadık. Çünkü bizim için aslolan eğitimdir ve bu ülkenin geleceğidir. O yüzden bir homojen ideolojiye saplanmış, kendisi gibi olmayanların asla barınamayacağı kısıtlı bir sendika değiliz. Biz hizmet üreten, vatanını ve milletini seven, birbirinin değerlerini hoşgörü ile karşılayabilen, diğer çalışanların da bizim hak ettiğimizi düşündüğümüz şeyleri emeği ölçüsünde hak ettiklerini düşünen bir sendikayız. O yüzden bir Türkiye’nin tüm vilayetlerinde varız. İlkeleri, değerleri kuşanan, milletini seven, ülkesine karşı vatandaşlık görevini yerine getiren, bu millet için ne yapacağı kaygısını taşıyan herkes ile bir araya gelebiliriz” şeklinde konuştu.

Kolukısa, vesayeti deşifre etmeyi kendine görev bilen Eğitim-Bir-Sen’in şimdi de ihaneti ifşa edeceklerini vurgulayarak, paralel yapıya işaret etti. Kolukısa, “Dış güçlerin piyonu haline gelmiş, ülkenin mahrem alanlarını bir yerlere servis etmiş, yıllarca bu milleti uyutmuş ve aldatmış, dini kendisi için bir sömürü aleti haline getirmiş insanlarla bizim hiçbir zaman işimiz olmadı. Dün de olmadı, bugün de yok yarın da olmayacak. Vesayeti deşifre etmek dünkü görevimizdi, ihaneti ifşa etmek de bizim bugünkü görevimizdir. Elhamdülillah, patlak verdiği günden bu yana teşkilat olarak duruşumuz bellidir. Bu ülkenin değerlerine kim ihanet ederse onun karşısında mutlaka karşı dururuz. Durmaya devam edeceğiz” dedi.

Kolukısa konuşmasında kılık kıyafet yönetmeliğine de değinerek, yaptırdıkları geniş çaplı bir anketle öğretmenlerin yüzde 63’ünün yönetmeliğin değişmesinden yana olduğunu tespit ettiklerini açıklayarak, öğretmenlerden özenli ve düzenli olmalarını istedi. Kolukısa konuyla ilgili konuşmasında şunları söyledi: “Yaptırdığımız ankette öğretmenlerin yüzde 63’ünün serbest kıyafetten yana olduğunu tespit ettik. Tüm sendikaların serbest kıyafet konusunda bir eylem kararı var. Fiili olarak da biz bu kararı yaklaşık 4 yıldır uyguluyoruz. Sonuç alana kadar da devam edeceğiz. Zaten mevcut kılık kıyafet yönetmeliğine uyan öğretmen de yok. Zaten öğretmenlerimiz bu yönetmeliği reddetmiş ancak bazı mülki amirler bunu uygulamakta ısrar ediyorlar. Bu yönetmeliği uygulamayanlar değil, bu çağdışı yönetmeliği uygulatmak isteyenler sorumludur. Çünkü uygulanabilir bir yönetmelik değildir. Favoriden bıyığa kadar, ayakkabı topuğundan etek boyuna kadar tarif eden bir yönetmelik bugün uygulanabilir bir yönetmelik değildir. Arkadaşlarımız okullarında öğretmen olduğunun fark edilmesini zorlaştıracak; düzensiz, nizamsız, tertipsiz bir kılık kıyafetlerinin eylemimize katkısı olmadığı gibi zaman zaman zararı da olmaktadır. Samimi olarak söylüyorum. Hiç kimse kendi özensizliğini ve düzensizliğini bizim kılık kıyafet eylemimizin içerisine dahil etmesin.”

Toplantı soru cevap bölümüyle son buldu.

Editör: TE Bilisim