CHP Sinop Milletvekili ve Çevre Komisyonu Üyesi Barış Karadeniz, 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, çevre ve insan odaklı olmayan ne varsa çevreyi, insanı ve insana dair her şeyi yok edeceğini vurgulayarak, “iktidarı boyunca AKP hükümetinin çevresel sorunlara yaklaşımının insan odaklı olmadığını her uygulamalarında gördük yaşadık. Rant odaklı çevre politikalarıyla çevre ve doğal zenginlikler yok sayılıyor. Bunun en somut örneği Sinop’ta kurulmak istenen nükleer enerji santralidir” dedi.

Barış Karadeniz’in Dünya Çevre Günü mesajı şöyle:

“Çevre hakkı, temel insan hakkıdır. Temiz doğa, yeşil çevre, dengesi korunan atmosfer çağımızın büyük iddiasıdır. Böyle bir ortamda yaşamak bireylerin temel hakkıdır. Doğaya saygılı olmayan sanayi, tarım ve hizmet sektörlerindeki insan faaliyetleri dünyanın her yerinde doğanın dengesini bozmaktadır. Küresel ısınma ve iklim değişikliği bugün bu doğal dengenin yitirilmesinin en somut örneğidir ve Dünya’nın başına beladır. Ekolojik dengeleri gözetmeyen kalkınma çabaları başarısız kalmaya mahkûmdur. Bu nedenle üretim, büyüme, sanayileşme, kentleşme stratejileri ve politikaları, çevresel değerleri, doğayı ve atmosferi tahrip etmeden yürütülmelidir. O nedenle bizim savunduğumuz düşünce insanlığın savunduğu düşüncedir. Sanayileşmeye, kalkınmaya, ekonomik zenginliklerin artırılmasına hiç birimizin itirazı yok. Fakat bu tür gelişmeleri sağlarken doğanın zenginliklerine zarar vermemeliyiz. Gelecek kuşaklardan ödünç aldığımız topraklarımızın, denizlerimizin, sularımızın her geçen gün artan kirliliğe karşı korunması en net tavrımız olmalıdır. Çevre ve insan odaklı olmayan ne varsa çevreyi, insanı ve insana dair her şeyi yok edecektir. İktidarın çevresel sorunlara yaklaşımının insan odaklı olmadığını her uygulamalarında gördük yaşadık. Rant odaklı çevre politikalarıyla çevre ve doğal zenginlikler yok sayılıyor. Bunun en somut örneği Sinop’ta kurulmak istenen nükleer enerji santralidir. Artvin’de Cerrattepe’dir, Karadeniz’den, Ege’ye, Ege’den Akdeniz’e tüm Türkiye’de ranta kurban edilen doğadır. Elbette, nükleer enerji santrallerine karşıyız. İnsanı, doğayı, suyumuzu, denizimizi, verimli topraklarımızı yok edecek bir tehdidi nasıl kabul edebiliriz ki? Nükleer santraller insanlığın başına beladır! İnsanlık bu beladan kurtulmalıdır.”

Editör: TE Bilisim